Türkiye’nin çeşitli bölgelerinde meydana gelen depremlerin ardından Prof. Dr. Okan Tüysüz, CNN TÜRK’e önemli değerlendirmelerde bulundu.
Deprem uzmanı Prof. Dr. Okan Tüysüz’ün açıklamaları şöyle; Bildiğimiz gibi geçtiğimiz yıl 6 Şubat tarihinde 2 tane büyük deprem yaşadık. Bunlar dünya ölçeğinde depremler. Yer yuvarının Anadolu karasının çok önemli bir kısmında ciddi stres bindirmesi yani kayalara uygulanan yükün artması söz konusu oldu.
Dolayısıyla bu haritada gördüğümüz Maraş’tan Hatay’a Adana’ya kadar uzanan kesimde o günden bugüne sürekli depremler oluyor. Bunları artçı depremler olarak değerlendirebiliriz.
Gerek 6 Şubat depremleri gerek onu takip eden 20 Şubat Hatay depremi, o bölgedeki fayların çok önemli oranda hareket etmesine ve üzerlerinde yıllardır birikmiş olan stresin boşalmasına neden oldu. O nedenle bu yörede deprem olan bölgelerde bir daha büyük deprem beklemediğimizi belirterek başlayalım.
Bu depremin olması bütün Anadolu’yu ciddi anlamda etkiledi. Bu hem deprem sayısının artmasına hem de özellikle Orta Anadolu’ya kadar olan geniş bir kesimin Doğu Anadolu’nun, Hakkari’den başlayıp Hatay’a kadar uzanan kuşağın sık sık deprem üretmesine neden oldu. O nedenle de o tarihten itibaren bu bölgede farklı büyüklükte depremler yaşıyoruz.
BENZER DEPREMLERİN EN ÇOK HANGİ BÖLGELERDE OLMASI BEKLENİYOR?
Hakkari’den başlayan bu kuşak bizim levha sınırı dediğimiz özellikle kayaların çok şiddetli deforme olduğu bir kuşağı gösteriyor. Bu bölge içerisinde yaşanabilecek depremler bizim için çok sürpriz olan depremler değildir. Zaten haritaya da baktığımızda Doğu Anadolu’da, Güneydoğu Anadolu’da ve Akdeniz’e yakın kesimlerde deprem etkinliği 1 yılı aşkın bir süredir devam ediyor. Bu belki 1 yıl belki birkaç yıl daha devam edecek. Bunların içerisinden bazı depremlerin 5’in üzerine çıkmasını bekliyoruz. Bu konuda yapılmış ciddi yayınlar var.
Bunun dışında Akdeniz’de sürekli deprem oluyor. Özellikle Girit’ten başlayan Rodos’a gelen oradan Antalya açıklarından Kıbrıs’a ve Hatay’a kadar uzanan bir kuşağımız var. Bu bir deprem kuşağı. Burada da yine depremler oluyor. Fakat geçtiğimiz günlerde yaşadığımız Antalya depremi, Fethiye açıkları, Rodos depremi gibi depremler derin depremler. Bunlara yüzeye çok fazla etki etmiyorlar. 40 kilometre, 60 kilometre derinde oluyor.
ÇANAKKALE’DE YAŞANAN DEPREM! BÖLGEDE BÜYÜK SARSINTI BEKLENİYOR MU?
Batı Anadolu’ya baktığımız zaman, zaten dünyanın en sık deprem olan bölgelerinden bir tanesi. Son yaşanan önemli depremlerden bir tanesi Çanakkale-Yenice’de 4.9 büyüklüğünde bir depremdi. Burası 1953 yılında kırılan bir fayın üzerinde geldi. Dolayısıyla burada çok büyük deprem beklentimiz yok.
SÜRPRİZ DEPREM
Türkiye’de dün yaşadığımız sürpriz depremlerden bir tanesi Samsun’du. 1943’te Ladik’te olan bir depremle sarsılmıştı ama Karadeniz’in içerisinde bir fay olduğuna dair bir bilgimiz yok. Bu bir fay nedeniyle üretilmiş olabilir ya da deniz altında bir heyelan tarafından da üretilmiş olma olaslığı var. Bunun ne olduğunu konusunda çalışmalar sürüyor.
Şöyle bir kural vardır; Küçük depremler genellikle büyük bir depremi tetikleyemezler. Tetikleme dediğimiz hadise, birbirine yakın faylarda genellikle gerçekleşir. Bu anlamda baktığımızda tariflediğimiz depremlerin Kuzey Anadolu Fayı’nın ana koluyla yani Marmara’da beklediğimiz büyük deprem ile bir ilgisi yok.
Türkiye bir deprem ülkesi. Türkiye’nin herhangi bir yerinde 4-5 büyüklüğünde bir deprem olması, ister fay olsun ister olmasın bizler için sürpriz değil.